30 Ocak 2014 Perşembe

Aşk, Güven, Gurur

Aşk nedir ki?, aşka inanmıyorum ben, aşk yok tarzı konuşanlar var aramızda. Aşk var, aşk hayatımızda bu inkar edilemez. Sen aşktan kaçıyor olabilirsin, aşık olmaya korkuyor olabilirsin ama aşk yok diye iddaada bulunamazsın. Sahi aşk nedir? Bakıp da doyamamak mı, görmeyince özlemek mi? Bu aşk değildir bu bağlılıktır. Aşk çok farklı bir şey. Diyebilirsiniz ki bu kızda amma abartıyor aşkı. Şöyle anlatayım; tam tüm hislerin çekilmiş gibi hissettiğinde, artık ağlayamaz hale geldiğinde, hiçbir erkeğe güvenemez hale geldiğinde bunun sebebi bir erkek olmasına rağmen yine birine delicesine bağlanmak istersin. Onu sevmek, onun da seni sevmesini istersin. Dünya'nın kuralı bu, yalnız bir ömür geçer mi? Misal ben çok sevdim çok yakındık lakin şimdi fazla yakınlığın getirdiği uzaklıktayız. Özlüyor muyum? Evet. Eskisi gibi olmak ister miyim? Evet. Ama isteyince olmuyor işte. Çaba sarfetmek gerek sadece tek taraf kendini paralayınca da olmuyor. Bir ilişki de her iki tarafın da gururundan, kendinden ödün vermesi gerekiyor. Ha bir de birbirlerine hiç yalan söylememesi. Çünkü güven ruh gibidir bir kere bedenden çıktı mı geri dönmüyor. Ne kadar zorlasan da hep bir yerde patlak veriyor. Bu kırılan bir bardaktan  kırık parçaları yapıştırıp su içmeye benzer ne kadar içmeye çalışsan da illa ki suyu sızdırır güven de bunun gibi işte zorlasan da sızdırıyor. Eğer hala birilerini sevebiliyorsanız her şeyden önce güveniyorsanız onu kaybetmeyin. Kaybedince üzülen taraf siz oluyorsunuz bırakın gurur yapmayı gurur yapınca ne oluyor sanki? Her şey boka sarmıyor mu? Yine ayrı oluyorsunuz. Ben bunu öğrendim. Ve kimseyi artık gururum uğruna kaybetmeye niyetim yok, kaybedeceğim kadar kaybettim zaten.